uğramış

listen to the pronunciation of uğramış
Turkish - English
afflicted
afflicted with
stricken
have been to
hayal kırıklığına uğramış
disappointed
hayal kırıklığına uğramış
frustrated
istilasına uğramış
ridden
uğra
pop in

I think I'll pop in on Tom and see how he's doing. - Sanırım Tom'a uğrayacağım ve onun nasıl olduğunu göreceğim.

I'll pop in tomorrow morning. - Yarın sabah uğrayacağım.

uğra
call on

You had better make sure that he is at home before you call on him. - Ona uğramadan önce onun evde olduğundan emin olsan iyi olur.

I will call on your tomorrow, weather permitting. - Hava güzel olursa, sana yarın uğrayacağım.

hakarete uğramış
had affronted
akınına uğramış
ridden
başarısızlığa uğramış
aborted
değişime uğramış
mutant
dumura uğramış
rudimental
dumura uğramış
decayed
dumura uğramış
atrophied
dumura uğramış
rudimentary
düş kırıklığına uğramış
crestfallen
felakete uğramış
stricken
grev yüzünden sekteye uğramış
strikebound
haksızlığa uğramış
aggrieved
haksızlığa uğramış olan
downtrodden
uğra
flour sprinkled on dough (to keep it from sticking to one's hands while one kneads it)
zaman aşımına uğramış
statute barred
zaman aşımına uğramış
outdated
zaman aşımına uğramış
prescriptive
zaman aşımına uğramış borç
prescriptive debt