I think I'll pop in on Tom and see how he's doing.
- Sanırım Tom'a uğrayacağım ve onun nasıl olduğunu göreceğim.
I'll pop in tomorrow morning.
- Yarın sabah uğrayacağım.
You had better make sure that he is at home before you call on him.
- Ona uğramadan önce onun evde olduğundan emin olsan iyi olur.
I will call on your tomorrow, weather permitting.
- Hava güzel olursa, sana yarın uğrayacağım.