Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
uçuk
Turkish - English
Definition of
uçuk
in Turkish English dictionary
cold sore
blain, vesicle; herpes
fever blister
faded; pale
pale
pastel
herpes
faint
eccentric
lurid
vesicle
faded
ethereal
crackpot
(Tıp, İlaç)
herpes labialis
Related Terms
uçuk
hastalığı
herpetic disease
uçuk
benizli
pasty faced
uçuk
gibi
herpetic
uçuk
pembe
pale pink
koyu
uçuk
yeşil
(Bilgisayar)
dark chartreuse
Turkish - Turkish
Definition of
uçuk
in Turkish Turkish dictionary
Hafif, belirsiz
Uçmuş, soluk: "Parasızın yürüyüşü sürtük, gözleri süzük, rengi uçuk, sesi bozuktur."- R. H. Karay
çılgınca, hayal ürünü, ilginç anlamında kullanılan söz
Açık (renk)
Hafif, belirsiz: "Ruhsar Hanım uçuk bir gülümsemeyle kapıya süzüldü gitti, birkaç saat içinde birkaç yıl daha yaşlanıvermiş kadıncağız."- A. İlhan
Genellikle ateşli hastalıklar, ruhsal bunalımlar sonucu deride fiskeler durumunda beliren kabarcık
Açık (renk): "Uçuk siyah renkli çarşaf pelerinin önü açık..."- P. Safa
Uçmuş, soluk
Related Terms
cahit
uçuk
Türk ikizleri, Gümüş Kanat, Cepteki Yavrular gibi çocuk kitaplarıyla tanınmış kadın yazarımız
uçuk
Hyphenation
u·çuk
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
uçuk
More...
Clear
Favorites
More...
Clear