Propellers are not used on high speed aircraft.
- Pervaneler, yüksek hızlı uçaklarda kullanılmaz.
People were shocked when the Serbs shot down an American F-117 in 1999. Indeed, all American military aircrafts are vulnerable including stealth aircrafts like the F-117.
- Sırplar 1999'da bir Amerikan F-117'sini düşürdüklerinde insanlar şaşırdılar. Aslında F-117 gibi gizli uçaklar dahil tüm Amerikan askeri uçakları zarar görebilirler.
My father can fly an airplane.
- Babam uçak uçurabiliyor.
An airplane had flown over the mountain.
- Bir uçak dağ üzerinden uçtu.
The aeroplane landed safely.
- Uçak güvenli bir şekilde indi.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
Please remain seated until the aircraft arrives at the gate.
- Lütfen uçak kapıya varıncaya kadar oturmuş olarak kalın.
This aircraft company deals with freight only.
- Bu uçak şirketi sadece nakliye ile ilgilenir.
The plane arrived exactly at nine.
- Uçak tam olarak dokuzda vardı.
The plane took off on time.
- Uçak zamanında kalktı.
The aeroplane landed safely.
- Uçak güvenli bir şekilde indi.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.