İki kere ölç, bir kere kes.
- Measure twice, cut once!
İki kere iki dört eder.
- Twice two is equal to four.
Benim iki katım kadar yaşlıdır.
- He is twice as old as I.
Gelirin, benimkinin yaklaşık iki katı kadar büyük.
- Your income is about twice as large as mine is.
İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu.
- He married twice and had more than 20 children.
Dişlerini günde en az iki kez fırçala.
- Brush your teeth twice a day at least.
İki defa aynı hatayı yaptı.
- He has made the same mistake twice.
Uçak havalandıktan sonra havaalanı etrafında iki defa dolandı.
- The plane circled the airport twice after taking off.