tutumu

listen to the pronunciation of tutumu
Turkish - English

Definition of tutumu in Turkish English dictionary

tutum
manner

Tom has very good manners. - Tom çok iyi tutuma sahip.

Dr. Jackson has a good bedside manner. - Dr Jackson'ın hastalara karşı iyi bir tutumu var.

tutum
attitude

Tom needs to change his attitude. - Tom'un tutumunu değiştirmesi gerekiyor.

I dislike her unfriendly attitude. - Onun düşmanca tutumunu sevmiyorum.

tutum
{i} stance

Western countries are jumping on Japan for its stance on the issue. - Batı ülkeleri konuyla ilgili tutumundan dolayı Japonya'ya atlıyor.

He took an uncertain stance. - O değişken bir tutum takındı.

tutum
{i} Providence
tutum
{i} behavior
toner tutumu
(Bilgisayar) toner save
tutum
line of conduct
tutum
demeanour
tutum
posture
tutum
(Teknik,Tekstil) feel
tutum
geste
tutum
stand
tutum
(Politika, Siyaset) action
tutum
conduct
tutum
behave
tutum
(Tekstil) hand
tutum
position
tutum
{i} demeanor
tutum
economy
tutum
spirit
tutum
frugality
tutum
saving
tutum
complexion
tutum
thrift
tutum
thriftiness
beslenme tutumu
(Tıp) nutritional behavior
ipek tutumu
silk scroop
kumaş tutumu
feel, cloth feel
toner tutumu yap -açık
(Bilgisayar) toner save -on
tutum
psych. attitude
tutum
thrift, economy
tutum
attitude, demeanour; manner, conduct; thrift, economy, frugality
tutum
carriage
tutum
behaviour [Brit.]
tutum
sparingness
tutum
manner of conduct, way of behaving
tutum
(Hukuk) action, policy, stance
tutum
{i} behaviour

The child's behaviour and attitude towards his fellow students was exemplary. - Çocuğun okul arkadaşlarına karşı davranışı ve tutumu ibret vericiydi.

tutum
slant
tutum
(Tekstil) handle
Turkish - Turkish

Definition of tutumu in Turkish Turkish dictionary

karşı tutumu savunma
(Muzik) Kişinin, kendi kişisel inancına veya tutumuna ters düşen bir görüşü dile getirmesi veya bir tutuma girmesi
Tutum
idare
tutum
Tutulan yol, davranış
tutum
Tutulan yol, davranış: "Anlayışsızlıklarınız ve yanlış tutumlarınız yüzünden beni inatçı sanıyorsunuz."- T. Buğra
tutum
Aşırı harcamalardan sakınma, iktisat, ekonomi