Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

turnen

listen to the pronunciation of turnen
German - Turkish
English - Turkish

Definition of turnen in English Turkish dictionary

gym
jimnastik salonu

Zayıflamaya çalışarak jimnastik salonunda saatler harcadı. - She has spent hours at the gym trying to lose weight.

gym
jimnastik

Mary başarılı bir jimnastikçidir. - Mary is an accomplished gymnast.

Zayıflamaya çalışarak jimnastik salonunda saatler harcadı. - She has spent hours at the gym trying to lose weight.

gymnastics
jimnastik

O jimnastikte iyidir. - He is good at gymnastics.

Tom jimnastikte iyidir. - Tom is good at gymnastics.

do exercises
egzersiz yapmak
gym
egzersiz

Bir spor salonunda haftada iki ya da üç kez egzersiz yaparım. - I work out in a gym two or three times a week.

Tom egzersiz yapmak için yerel spor salonuna gidiyor - Tom goes to the local gym to work out.

gym
beden eğitimi

Tom beden eğitimi öğretmeni olarak çalışıyor. - Tom works as a gym teacher.

Tom bir beden eğitimi öğretmeni. - Tom is a gym teacher.

gym
{i} (okullarda) beden eğitimi
gym
spor

O, spor salonuna yürümedi. - He did not walk into the gym.

Biz spor salonunda basketbol oynadık. - We played basketball in the gym.

gym
{i} spor salonu, jimnastik salonu
gymnastics
i., çoğ. jimnastik
gymnastics
(Tıp) sistemli kas idmanı, cimnastik
gymnastics
{i} beden eğitimi