The cranes tend to make their nests in the bell towers of churches.
- Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler.
Chizuko said, A crane is supposed to live for one thousand years.
- Chizuko Bir turna kuşu bin yıl yaşayabilir dedi.
There is a pike in the pond.
- Gölette bir turnabalığı var.
You can’t teach a pike how to swim.
- Bir turna balığına nasıl yüzüleceğini öğretemezsin.