Turkish - English
Definition of trajedi in Turkish English dictionary
- buskin
- tragedy ağlatı
- tragedy
The capable detective was assigned to investigate the cause of the tragedy.
-Yetenekli dedektif trajedinin nedenini araştırmak üzere atanmıştır.
His sudden death was a tragedy.
-Onun ani ölümü bir trajedi idi.
- trajedi aktrisi
- tragedienne
- trajedi aktörü
- tragedian
- trajedi yazarı
- tragedian
- üçlü trajedi
- trilogy
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of trajedi in Turkish Turkish dictionary
- Konusunu efsanelerden veya tarihî olaylardan alan, acıklı sonuçlarla bağlanan bir tür tiyatro eseri, tragedya, ağlatı
- Konusunu efsanelerden veya tarihsel olaylardan alan, acıklı sonuçlarla bağlanan bir tür tiyatro eseri, facia, tragedya, ağlatı
- Facia
- Konusunu efsanelerden veya tarihi olaylardan alan, acıklı sonuçlarla bağlanan bir tür tiyatro eseri
- haile
- ağlatı
- tragedya
- TRAJEDİ
- (Osmanlı Dönemi) yun. Fâcia. Mevzuunu efsanelerden veya tarihî hâdiselerden alan, seyirciler üzerinde merhamet veya dehşet hissi uyandıran sahne eseri
Related Terms
trajedi
Hyphenation
tra·je·diPronunciation
Resimler
History
Favorites