Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.
- I forwarded the schedule you sent me to Tom.
Lütfen postamı bu adrese gönderin.
- Please forward my mail to this address.
Tom ileriye doğru bir adım attı.
- Tom took a step forward.
Tom ileriye doğru birkaç adım attı.
- Tom took a few steps forward.
Tokalaşmak için öne doğru adım attı.
- She stepped forward to shake his hand.
Yaşlı adam öne doğru eğildi ve karısına yumuşak bir sesle sordu.
- The old man leaned forward and asked his wife with a soft voice.
Forvet oyuncusu gol attı.
- The forward kicked a goal.
Bu, ileriye yönelik büyük bir adımdır.
- This is a big step forward.