Turkish - English
Definition of tortu in Turkish English dictionary
- residue
- sediment
I can only think of two examples of sedimentary rocks.
-Ben tortul kayaçların sadece iki örnek düşünebilirim.
Sandstone is a kind of sedimentary rock.
-Kumtaşı, tortul bir kaya türüdür.
- sludge
- (Gıda) scale
- lees
- bottoms
- alternative
- ground
- (Tıp) precipitation
- dreg
- sedimenter water
- the dregs (of a social group)
- settlings
- dregs
- sediment, deposit; dregs
- tailings
- sediment, deposit; precipitate
- residuum
- deposition
- (Tabiat Doğa) (kayaç) sediment
- grounds
- faeces [Brit.]
- foots
- crust
- feculence
- feces
- fecula
- residual
- draff
- remainder
- deposit
- detritus
- tartar
- tartarus
- {i} faeces
- grout
- sinter
- tortu filtre
- sediment filter
tortu filtre almaya gittim.
- tortu asfalt
- sludge asphalt
- tortu birikimi
- sedimentation
- tortu bırakmak
- deposit
- tortu giderici
- descaling
- tortu lezzeti
- (Gıda) muddy sediment
- tortu miktarı
- (Otomotiv) sludge merit
- tortu muhtevası
- residual content
- tortu nakli
- transfering of sediment
- tortu nakli
- sediment transport
- tortu özelliğinde olan
- sedimentary
- tortu şeklindeki
- residual
- alüvyonlu tortu
- warp
- dip tortu
- (Kimya) basic sediment
- klastik tortu
- clastic sediment
- kırıntı tortu
- (Jeoloji) clastic sediment
- radyoaktif tortu
- radioactive deposit
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tortu in Turkish Turkish dictionary
- Bir çökelme sonunda bir sıvının dibine çöken katı madde, çökelti, rüsup
- Bir şeyin bayağı, işe yaramaz duruma gelmiş olanı
- Kalıntı
- Bir topluluğun soysuzlaşmış üyeleri
- mar
- çökelek
- (Osmanlı Dönemi) SAFİL