That's the problem with buying wholesale.
- Toptan satışla ilgili sorun bu.
There's been a an increase in wholesale prices.
- Toptan fiyatlarda bir artış oldu.
I buy canned goods in bulk.
- Toptan konserve ürünler alırım.
You could save money by buying in bulk.
- Toptan alışveriş yaparak para tasarrufu yapabilirsin.
We buy stationery in bulk.
- Biz toptan kırtasiye satın alırız.
We buy in bulk and pass the savings on to you!
- Toptan alırız ve tasarrufları sana veririz.
That's the problem with buying wholesale.
- Toptan satışla ilgili sorun bu.
The Japanese distribution system, characterized by layers of wholesale, is complex and costly.
- Toptan satış tabakaları ile karakterize edilen Japon dağıtım sistemi karmaşık ve masraflıdır.