Dayım ona bir hediye verdi.
- My uncle gave him a present.
Bir aydır dayımla yaşıyorum.
- I've been living with my uncle for a month.
Amcamın üç çocuğu var.
- My uncle has three children.
Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
- My uncle has a store along the street.
Eniştem bana bu kol saatini verdi.
- My uncle gave me this watch.
Halam ve eniştemi ziyaret ettiğimde tekerlekli karyolada uyurdum.
- I used to sleep in a trundle bed when I would visit my aunt and uncle.