Toplantıya ya sen ya da ben katılmak zorundayım.
- Either you or I must attend the meeting.
Neden Japonya'ya gideceksin? Tokyo'da bir konferansa katılmak için.
- Why are you going to Japan? To attend a conference in Tokyo.
Ona refakat edecek tek hizmetçisi vardı.
- He has only one servant to attend on him.
Boş olsan da meşgul olsan da törene katılmak zorunda kalacaksın.
- You'll have to attend the ceremony whether you are free or busy.
O kadar meşgulüm ki partiye katılamam.
- I'm so busy I can't attend the party.