to use somebody's labor or services in exchange for money

listen to the pronunciation of to use somebody's labor or services in exchange for money
English - Turkish

Definition of to use somebody's labor or services in exchange for money in English Turkish dictionary

employ
çalıştırmak

Bu hanımefendi kaç hizmetçi çalıştırmak istiyor? - How many maids does that lady want to employ?

Küçük bir şirket 50 kişi çalıştırmaktadır. - A small company employs 50 people.

employ
{f} görevlendirmek
employ
{f} kullanmak
employ
meşgul etmek
employ
sağlamak
employ
işveren

Mary, onun ücretini yükseltmeseydi onun işverenin tüm sırlarını açığa vuracağını söyledi. - Mary said that she would reveal all of her employer's secrets if he did not raise her wage.

Bazı işverenler, hapishaneden yeni çıkmış insanları işe almaya isteksizdirler. - Some employers are reluctant to take on people who have recently been released from jail.

employ
(Ticaret) işvermek
employ
işe kabul etmek
employ
iş verme

Şirket tam gün çalışan 22 personele iş vermektedir. - The company employs 22 full-time staff.

employ
işe yerleştirmek
employ
iş vermek

Şirket tam gün çalışan 22 personele iş vermektedir. - The company employs 22 full-time staff.

employ
istihdam olunabilir
employ
(Askeri) KULLANMAK, MEŞGUL ETMEK, İSTİHDAM ETMEK
employ
(fiil) çalıştırmak, görevlendirmek, iş vermek, kullanmak, harcamak, meşgul etmek
employ
sarfetmek
employ
memur etmek
employ
{f} bir hizmet veya işte kullanmak, istihdam etmek. i
English - English
employ
to use somebody's labor or services in exchange for money

    Hyphenation

    to use somebody's la·bor or ser·vic·es in ex·change for mon·ey

    Turkish pronunciation

    tı yus sʌmbıdi leybır ır sırvısız în îksçeync fôr mʌni

    Pronunciation

    /tə ˈyo͞os ˈsəmbədē ˈlābər ər ˈsərvəsəz ən əksˈʧānʤ ˈfôr ˈmənē/ /tə ˈjuːs ˈsʌmbədiː ˈleɪbɜr ɜr ˈsɜrvəsəz ɪn ɪksˈʧeɪnʤ ˈfɔːr ˈmʌniː/
Favorites