to try to influence

listen to the pronunciation of to try to influence
English - Turkish

Definition of to try to influence in English Turkish dictionary

persuade
{f} razı etmek
persuade
ikna etmek

Onu seyahati iptal etmeye ikna etmek zor oldu. - It was difficult to persuade him to cancel the trip.

Onu ikna etmekte başarısız olduk. - We failed to persuade him.

persuade
{f} ikna etmek, razı etmek: I persuaded him to go
persuade
{f} ikna etmek, inandırmak: I persuaded him that he was wrong. Onu yanıldığına inandırdım
persuade
kafalamak
persuade
ikna et

Sanırım onu ikna etmeye çalışmanın bir faydası yok. - I think there is no point in trying to persuade him.

Onu ikna etmeye çalışmanın faydası olmadığını düşünüyorum. - I figure that there is no point in trying to persuade him.

persuade
gönlünü yapmak
persuade
ikna edilebilir

Belki Tom bize yardım etmesi için ikna edilebilir. - Maybe Tom can be persuaded to help us.

Belki Tom yardım etmek için ikna edilebilir. - Maybe Tom could be persuaded to help.

persuade
{f} kandırmak
persuade
persuadablekandırılabilir
persuade
inandırmak
persuade
{f} aklını çelmek
English - English
persuade
to try to influence

    Hyphenation

    to try to in·flu·ence

    Turkish pronunciation

    tı tray tı înfluıns

    Pronunciation

    /tə ˈtrī tə ˈənflo͞oəns/ /tə ˈtraɪ tə ˈɪnfluːəns/
Favorites