Günahla kazanılırsa, onda herhangi bir kazanç olmaz.
- Acquired by sin - there's no profit within.
Beni affedin, zira ben günah işledim.
- Forgive me, for I have sinned.
Günah işledik, Tanrım, bizi affet.
- We have sinned, Lord, forgive us.
Günah işlediğim için beni affet Tanrım.
- Forgive me Father for I have sinned.
Singapur'da suçluları cezalandırmanın bir yolu da onları kırbaçlamaktır.
- In Singapore, one way to punish criminals is to whip them.
Singapur'da bir suçluyu cezalandırmanın bir yolu onu ya da onu kırbaçlamaktır.
- In Singapore, one way to punish a criminal is to whip him or her.
İzinsiz girdiğin için tutuklusun.
- You're under arrest for trespassing.
Özel mülkiyete izinsiz giriyorsunuz.
- You are trespassing on private property.
Günah işledik, Tanrım, bizi affet.
- We have sinned, Lord, forgive us.
Günah işlediğim için beni affet Tanrım.
- Forgive me Father for I have sinned.
Mülkiyetime izinsiz girmeye nasıl cesaret edersin!
- How dare you trespass on my property!
Mülkiyetime izinsiz girmeye nasıl cesaret edersin!
- How dare you trespass on my property!
Forgive us our trespasses, as we forgive those who trespass against us — The Lord's Prayer. Matthew ch6. v.14, 15.
And forgeve us oure trespases, even as we forgeve them which trespas us.