to transgress, neglect, not to do

listen to the pronunciation of to transgress, neglect, not to do
English - Turkish

Definition of to transgress, neglect, not to do in English Turkish dictionary

disobey
itaatsizlik etmek
disobey
çiğnemek
disobey
dinlememek
disobey
riayet etmemek
disobey
(Politika, Siyaset) başkaldırmak
disobey
-e uymamak
disobey
uymamak
disobey
(kural/yasa/vb.) çiğnemek
disobey
söz dinlememek
disobey
itaat etme

Nitekim Tanrı insanın itaat etmesini istiyor. Itaatsizlik etmek aramaktır. - As a matter of fact, God wants man to disobey. To disobey is to seek.

Onun arabulucuları onun emirlerine itaat etmedi. - His negotiators had disobeyed his orders.

disobey
emre karşı gelmek
disobey
{f} itaat etmemek
disobey
boyun eğmemek
disobey
dinleme
disobey
{f} -e itaat etmemek, -i dinlememek, -e uymamak; itaatsizlik etmek
disobey
serkeşlik etmek
English - English
{v} disobey
to transgress, neglect, not to do
Favorites