to tower up; to be heaved up; as, the alps rise far above the sea

listen to the pronunciation of to tower up; to be heaved up; as, the alps rise far above the sea
English - Turkish

Definition of to tower up; to be heaved up; as, the alps rise far above the sea in English Turkish dictionary

rise
{f} doğmak
rise
{f} doğmak (güneş)
rise
{f} ayağa kalkmak
rise
{i} yükseklik
rise
{i} doğuş (güneş)
rise
neşet
rise
ilerlemek
rise
ilerl
rise
{i} yükselme

Fiyatlar yükselmeye devam etti. - Prices continued to rise.

Doların değeri enflasyonun yükselme oranında düşer. - The value of the dollar declines as the rate of inflation rises.

rise
{f} havalanmak
rise
şişmek
rise
yataktan kalkmak
rise
ağmak
rise
zuhur etmek
rise
çoğalma
rise
{f} yükseltmek
rise
kalkmak

Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar. - Early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise.

Erken yatmak, erken kalkmak bir insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar. - Early to bed, early to rise makes a man healthy, wealthy and wise.

rise
{f} kalkmak, ayağa kalkmak: The students
rise
(İnşaat) yükselmek, yükseliş
English - English
rise
to tower up; to be heaved up; as, the alps rise far above the sea
Favorites