to this place; used in place of the more dated hither

listen to the pronunciation of to this place; used in place of the more dated hither
English - Turkish

Definition of to this place; used in place of the more dated hither in English Turkish dictionary

here
burda

Onlar bir saattir burdalar. - They have been here for an hour.

Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım? - Pardon me, how do I get to Downing Street from here?

here
bunda

Peki bundan sonra ne olacak? - Where do we go from here?

Üç aydır buradayım ve şimdiye kadar bundan hoşlandım. - I've been here three months, and so far I've enjoyed it.

here
(Bilgisayar) burayı

Hazine için orayı burayı kazdılar. - They dug here and there for treasure.

Guguk kuşları burayı ilkbaharda ziyaret ederler. - Cuckoos visit here in spring.

here
Here goes! işte başlıyorum
here
işte

İşte senin için bir mektup. - Here is a letter for you.

İşte onun yaşadığı ev. - Here's the house where he lived.

here
burada

Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın. - Please don't leave valuable things here.

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

here
buraya

Arabanızı buraya park edemezsiniz. - You cannot park your car here.

Arabanızı buraya park edemezsiniz. - You can't park your car here.

here
hey

Hey, burada ne oluyor. - Hey, what's going on here?

Hey, sen burada ne yapıyorsun? - Hey, what are you doing here?

here
geldin mi? işte! Look here
here
halihazIrda
here
z. burada; buraya; burası
here
bu dünyada
here
Ha
here
BurayaBaksana
here
here and there şurada burada
here
bu hayatta
here
şimdiki halde
English - English
here

Please come here.

to this place; used in place of the more dated hither
Favorites