Definition of to take part in an activity; to participate in English Turkish dictionary
- take part in
- -e katılmak, -e iştirak etmek
- to take part
- yer almak
Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak.
-The important thing is not to win the game, but to take part in it.
Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar.
-They want to take part in the Olympic Games.
- partake
- içmek
- partake
- yemek
- partake
- katıl
- take part in
- iştirak etmek
- take part in
- -e katılmak
- take part in
- katıl
Korkarım ki bu gece toplantıya katılamayacağım.
-I'm afraid I won't be able to take part in the meeting tonight.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
-Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
- take part in
- katılmak
Tom törene katılmak istemiyor.
-Tom doesn't want to take part in the ceremony.
Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum.
-If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.
- partake
- {f} payı olmak
- partake
- {f} katılmak
- partake
- mahiyetinde olmak
- partake
- partake of iştirak etmek çeşnisi olmak
- partake
- {f} in -e katılmak
- partake
- {f} yeralmak
- partake
- {f} (par.took, par.tak.en)
- partake
- hissedar olmak
- partake
- partake katıl
- partake
- {f} andırmak
- partake
- {f} paylaşmak
Related Terms
Definition of to take part in an activity; to participate in English English dictionary
- partake
- to take in
- Absorb