to take into the hand; to take up; to help

listen to the pronunciation of to take into the hand; to take up; to help
English - Turkish

Definition of to take into the hand; to take up; to help in English Turkish dictionary

uptake
(Tıp) alınım
uptake
(Tıp) alım
uptake
{i} anlama

Tom anlamada oldukça hızlı. - Tom's pretty quick on the uptake.

uptake
(Askeri) boşaltma
uptake
çekiş borusu
uptake
kaldırma
uptake
yükseltme
uptake
çekiş bacası
uptake
uyanık
uptake
{i} kavrama

O iyi bir çocuk - kavramada çok hızlı ve yapılması gerekeni yapar. - He's a good kid - very quick on the uptake and he does whatever needs to be done.

uptake
kavrayışlı
uptake
hazırcevap
uptake
(Tekstil) çektirme
uptake
(Tıp) Bir doku veya organın belli bir maddeyi yapısına alma yeteneğin, yapısına alma, tutma
uptake
{i} hava bacası
uptake
kazandan bacaya giden boru
uptake
kavrayış
uptake
{i} kazan borusu
English - English
uptake
to take into the hand; to take up; to help
Favorites