to take beforehand, or in advance; to anticipate

listen to the pronunciation of to take beforehand, or in advance; to anticipate
English - Turkish

Definition of to take beforehand, or in advance; to anticipate in English Turkish dictionary

forestall
işini bozmak
forestall
önce davranıp engellemek
forestall
engel olmak
forestall
önle

Bu kampanya yeni Zika virüs salgınlarını önleyemez. - This campaign cannot forestall new Zika virus outbreaks.

Amacımız tüm bu riskleri önlemektir. - Our aim is to forestall all those risks.

forestall
{f} stoklamak
forestall
{f} önlemek

Amacımız tüm bu riskleri önlemektir. - Our aim is to forestall all those risks.

forestall
{f} önce davranmak
forestall
{f} önceden yapmak
forestall
{f} erken davranıp önlemek
forestall
{f} önüne geçmek
English - English
forestall
to take beforehand, or in advance; to anticipate
Favorites