to swell; to fill; also, to produce pods

listen to the pronunciation of to swell; to fill; also, to produce pods
English - Turkish

Definition of to swell; to fill; also, to produce pods in English Turkish dictionary

pod
ayak
pod
/vb.kabuğu
pod
bezelye

İkiz kız kardeşler bir zarftaki iki bezelye kadar benziyorlar. - The twin sisters are alike as two peas in a pod.

Şu ikizler bezelyedeki iki tane gibi benziyorlar. - Those twins look like two peas in a pod.

pod
hayvan sürüsü (özellikle fok balığı ve deniz aygırı)
pod
(makine) burgu oluğu
pod
(havacılık) uçak kanadı altında yakıt, tüfek ve makina yerleştirmek için bulunan çıkıntılı bölme
pod
fasulye
pod
{f} kabuğunu soymak (bakla vb.)
pod
(fiil) kabuklanmak (tohum), kabuğunu soymak (bakla vb.)
pod
kabuğunu soymak
pod
kabuklan/ayıkl
pod
tohum zarfı husule getirmek
pod
baklamsı meyve
pod
{f} kabuklanmak (tohum)
pod
tüfek ve makina yerleştirmek için bulunan çıkıntılı bölme
pod
uçak kanadı altında yakıt
English - English
pod
to swell; to fill; also, to produce pods
Favorites