Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of to surround or enclose in English Turkish dictionary
- envelop
- {f} kuşatmak
- envelop
- sarmalamak
- envelop
- kaplamak
- envelop
- sar
- envelop
- sarmak
- envelop
- örtmek
- envelop
- kapatmak
- ring
- çan sesi
Kilisenin yakından çan sesini duyabiliyorduk.
-We could hear the bells ringing from a nearby church.
- ring
- çınlatmak
- envelop
- kuşatma
- envelop
- envelopmentsarma
- envelop
- örtme
- envelop
- (Askeri) KUŞATMAK: Düşmanın bir yanına veya her iki yanına birden taarruz etmek. Bu kuşatma, genel olarak, düşman cephesine taarruz etmek suretiyle de yapılır
- ring
- {f} (zili/çanı) çalmak; (zil/çan) çalmak/çalınmak
Related Terms
to surround or enclose
Hyphenation
to sur·round or en·closeTurkish pronunciation
tı sıraund ır înklōzPronunciation
/tə sərˈound ər ənˈklōz/ /tə sɜrˈaʊnd ɜr ɪnˈkloʊz/
Resimler
Favorites