English - Turkish
Definition of to supply with coal; as, to coal a steamer in English Turkish dictionary
- coal
- {i} kömür
Geçen yılın kömür çıktısı standardın gerisinde kaldı.
-Last year's output of coal fell short of the standard.
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
-You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
- coal
- {i} maden kömürü
- coal
- {i} bir yakımlık kömür
- coal
- {f} kömür al
- coal
- {f} kömür vermek
- coal
- {i} kor
- coal
- {f} kömür almak
- coal
- coaling station kömür ikmal limanl veya iskelesi
- coal
- kömür haline gelinceye kadar yakmak
- coal
- coal bed jeol maden kömürü yatağı
- coal
- kor coal basket
- coal
- kömür al/kömür at
- coal
- coalbin kömürlük coal black simsiyah
- coal
- kömür,v.kömür al: n.kömür
- coal
- coal gas havagazı
Related Terms
English - English
Definition of to supply with coal; as, to coal a steamer in English English dictionary
- coal
to supply with coal; as, to coal a steamer
Hyphenation
to sup·ply with coal; as, to coal a steam·erPronunciation
Resimler
Favorites