English - Turkish
Definition of to supply or be evidence of in English Turkish dictionary
- attest
- {f} ispat etmek
- attest
- açıklamak
- attest
- tasdiklemek
- attest
- (Kanun,Ticaret) onay
- attest
- delalet etmek
- attest
- birine mahkemede doğruyu söylenmesi için yemin ettirmek
- attest
- kanıtla
Bunu duymadığımı kanıtlayacağım.
-I will attest that I did not hear that.
Onun şimdi söylediği her şeyi kanıtlayabilirim.
-I can attest to everything she just said.
- attest
- {f} onaylamak
- attest
- şahadet
- attest
- {f} yemin ettirmek
- attest
- tasdik
- attest
- {f} (bir belgeyi imzalayarak bir şeyin doğruluğuna/gerçekliğine) şahadet etmek
- attest
- bildir/beyan et
- attest
- (fiil) ispat etmek, kanıtlamak, onaylamak, doğrulamak, beyan etmek, iddia etmek, yemin ettirmek
- attest
- kanıtla,v.tasdik et: n.tasdik
- attest
- {f} doğrulamak
- attest
- {f} kanıtlamak
- attest
- {f} doğrulamak, tasdik etmek
Related Terms
English - English
Definition of to supply or be evidence of in English English dictionary
- attest
to supply or be evidence of
Hyphenation
to sup·ply or be e·vi·dence ofTurkish pronunciation
tı sıplay ır bi evıdıns ıvPronunciation
/tə səˈplī ər bē ˈevədəns əv/ /tə səˈplaɪ ɜr biː ˈɛvədəns əv/
Resimler
Favorites