Yarın sabah erken uyanmak zorundasın.
- You have to wake up early tomorrow morning.
Bir fincan koyu kahve olmadan uyanmak zordur.
- It is hard to wake up without a strong cup of coffee.
Seni uyandırmak istemedim.
- I didn't mean to wake you.
Komşularımı uyandırmak istemiyorum.
- I don't want to wake my neighbors.