Adının baş harflerini beyaz bir mendilin üzerine işledi.
- She embroidered her initials on a white handkerchief.
Çift baş harflerini meşe ağacına kazıdı.
- The couple carved their initials in an oak tree.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
Benim ilk varsayımım doğruydu.
- My initial assumption was correct.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
Başlangıçta at etini beğenmedi.
- She didn't like horsemeat, initially.
Başlangıçta ondan nefret ettim.
- I initially hated it.
Enflasyon bu yıl başlangıçta düşündüğümüzden daha kötü olacak.
- Inflation this year is going to be worse than we initially thought.