to show to be real or true; to prove

listen to the pronunciation of to show to be real or true; to prove
English - Turkish

Definition of to show to be real or true; to prove in English Turkish dictionary

approve
{f} uygun bulmak
approve
{f} beğenmek
approve
{f} onaylamak

Tüm delegeler, onu onaylamak için oy verdi. - All the delegates voted to approve it.

İngiltere ile anlaşmayı onaylamak için Senato hızlı davrandı. - The Senate acted quickly to approve the treaty with Britain.

approve
onay vermek
approve
{i} onay

Annem sonunda planımızı onayladı. - My mother finally approved of our plan.

Babam, evliliğimi asla onaylamayacak. - Father will never approve of my marriage.

approve
(İnşaat) onaylamak, kabul
approve
münasip görmek
approve
tasvip

Bazı insanlar profesyonel beyzbolü tasvip etmiyor. - Some people don't approve of professional baseball.

Kumar oynamayı gerçekten tasvip etmiyorum - I don't really approve of gambling.

approve
doğru bulmak
approve
olumlu bulmak
approve
he demek
approve
(fiil) uygun bulmak, uygun görmek, onaylamak, razı olmak, beğenmek, kabul etmek, onamak
approve
approvingly beğenerek
approve
tasvip ve tasdik ederek
approve
yoklamak
approve
onayla,v.onayla: n.onay
approve
(Avrupa Birliği) onaylama,uygun bulma,kabul etme, tasdik etme
approve
tensip etmek
approve
{f} razı olmak
approve
denemek
English - English
approve
to show to be real or true; to prove
Favorites