to set a value on; to appreciate the worth of; to estimate; to value; to reckon

listen to the pronunciation of to set a value on; to appreciate the worth of; to estimate; to value; to reckon
English - Turkish

Definition of to set a value on; to appreciate the worth of; to estimate; to value; to reckon in English Turkish dictionary

esteem
itibar

Tom Mary'yi yüksek itibarda tutuyor. - Tom holds Mary in high esteem.

Onlar, hayırseverleri olarak onu yüksek itibarda tuttu. - They held her in high esteem as their benefactor.

esteem
{i} saygı

Bu kadar endişelenme! Benim gibi çok saygın bir uzman için bu iş çocuk oyuncağı! - Don't worry so much! For quite an esteemed expert such as myself, it's peasy lemon squeezy!

Sizin gibi saygın grupların önünde konuşmak için davet edildim. - I've been invited to speak in front of esteemed groups such as yourselves.

esteem
{f} itibar et
esteem
gözüyle bakmak
esteem
ihtiram
esteem
takdir etmek
esteem
saygı göstermek
esteem
{f} kanısında olmak
esteem
saymak
esteem
kıymet
esteem
itibar etmek
esteem
kıymet vermek
esteem
{i} rağbet
esteem
hürmet
esteem
zan
esteem
inan/say
esteem
(isim) saygınlık, saygı, itibar, sanı, kanı, rağbet
esteem
(fiil) değer vermek, saygı duymak, takdir etmek, addetmek, kanısında olmak, inanmak
English - English
esteem
to set a value on; to appreciate the worth of; to estimate; to value; to reckon

    Hyphenation

    to SET a val·ue on; to ap·pre·ci·ate the Worth of; to estimate; to value; to reck·on

    Pronunciation

Favorites