English - Turkish
Definition of to send or convey something from one person, place or thing to another in English Turkish dictionary
- transmit
- iletmek
Sinyal lambaları mors alfabesini iletmek için kullanılır.
-Signal lamps are used to transmit Morse code.
- transmit
- {f} to -e geçirmek; -e aktarmak. 4
- transmit
- bulaştırmak (hastalığı)
- transmit
- -e aktarmak
- transmit
- aksettirmek
- transmit
- (Bilgisayar) iletilen
- transmit
- (Askeri) gönderme
- transmit
- (fiil) iletmek, geçirmek, yaymak, yayınlamak, bulaştırmak
- transmit
- göndermek
- transmit
- (hastalık/vb.) geçirmek
- transmit
- yayınlamak
- transmit
- ilet
Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür.
-Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.
Tüm bilgisini oğluna iletti.
-He has transmitted all his knowledge to his son.
- transmit
- {f} geçirmek
- transmit
- {f} (radyo dalgaları, telgraf sinyalleri v.b.'ni) yaymak
- transmit
- iletken şey
- transmit
- nakledici cihaz
- transmit
- transmitterradyo veya televizyon verici istasyonu
- transmit
- gönder,ilet
- transmit
- iletmek gönderme
Related Terms
English - English
Definition of to send or convey something from one person, place or thing to another in English English dictionary
- transmit
to send or convey something from one person, place or thing to another
Hyphenation
to send or con·vey some·thing from one person, place or thing to an·oth·erPronunciation
Resimler
History
Favorites