Burada bizim hakkımızda casusluk yapmak için gönderildin!
- You were sent here to spy on us!
Burada bizim hakkımızda casusluk yapmak için gönderildin!
- You were sent here to spy on us!
Beni ispiyonlamak için mi buradasın?
- Are you here to spy on me?
O bizi gözetlemek için burada.
- She's here to spy on us.
Hükümet bizi gözetlemek istiyor.
- The government wants to spy on us.