to run, pass, spread, or flow over or by something; to be beyond, or in excess

English - Turkish

Definition of to run, pass, spread, or flow over or by something; to be beyond, or in excess in English Turkish dictionary

Related Terms

overrun

aşma

overrun

(Bilgisayar) taşma

overrun

(sınır/bitiş süresi/vb.) aşmak

overrun

kapla

overrun

uzamak

overrun

Aşırı İşlem

overrun

istilâ etmek

overrun

(Gıda) Dondurma üretiminde, ürünün hacmini artırmak(şişkinlik) için işlem sırasında dondurmanın havayla karıştırılması

overrun

{i} aşırı işletme

overrun

(Gıda) Dondurmaya hava eklenmesi işlemi

overrun

{f} istila etmek; kaplamak

overrun

(Askeri) PİST İMTİDADI: Bir pistin, nihayetinde, uçaklara mahsus temizlenmiş saha. Uçaklar bu sahaya tehlikesizce inebilirler

overrun

(fiil) istilâ etmek, aşmak, haddini aşmak, fazla çalıştırmak (makine), yeniden dizgi yapmak

overrun

aş/istila et

overrun

{f} geçmek, aşmak

overrun

{f} yeniden dizgi yapmak

overrun

kapla,v.aşırı işlet: n.aşırı işletme

overrun

{f} (o.ver.ran, o.ver.run, --ning)

overrun

(Askeri) İstila etmek, ele geçirmek

overrun

{f} fazla çalıştırmak (makine)

English - English

Definition of to run, pass, spread, or flow over or by something; to be beyond, or in excess in English English dictionary

overrun

Hyphenation

to run, pass, spread, or flow over or by something; to be beyond, or in ex·cess