English - Turkish
Definition of to remove costiveness from; to facilitate or increase the alvine discharges of in English Turkish dictionary
- loosen
- gevşetmek
Tom biraz kaslarını gevşetmek zorunda.
-Tom has got to loosen up a little.
Bir vidayı gevşetmek için, sola çevirin.
-To loosen a screw, turn it to the left.
- loosen
- bollaşmak
- loosen
- bollanmak
- loosen
- bolarmak
- loosen
- gevşet
Birkaç bardak şarap dili gevşetebilir.
-A few glasses of wine can loosen the tongue.
Bir vidayı gevşetmek için, sola çevirin.
-To loosen a screw, turn it to the left.
- loosen
- çözmek
- loosen
- çözülmek
- loosen
- gevset
- loosen
- loosen gevşe/gevşet
- loosen
- {f} açılmak
- loosen
- {f} açmak
- loosen
- {f} gevşemek
Koşmadan önce gevşemek için birkaç egzersiz yapmayı severim.
-I like to do a few exercises to loosen up before I run.
- loosen
- ishal etmek
- loosen
- (Tıp) İshal vermek
- loosen
- {f} yumuşatmak
- loosen
- {f} söktürmek
Related Terms
English - English
Definition of to remove costiveness from; to facilitate or increase the alvine discharges of in English English dictionary
- loosen
to remove costiveness from; to facilitate or increase the alvine discharges of
Hyphenation
to re·move cos·tive·ness from; to fa·ci·li·tate or in·crease the al·vine discharges ofPronunciation
Resimler
Favorites