to remain in an existing position

listen to the pronunciation of to remain in an existing position
English - Turkish

Definition of to remain in an existing position in English Turkish dictionary

keep on
(Fiili Deyim ) yapıp durmak , -e devam etmek
keep on
devam etmek

Mücadelemizi sürdürmeye devam etmek zorundayız. - We've got to keep on struggling.

Ben çalışmaya devam etmek zorundayım. - I have to keep on working.

keep on
sebat etmek
keep on
devam et

Ben uzaktayken çalışmaya devam et. - Keep on working while I'm away.

Onunla yaşamaya devam etmek istiyorum. - I want to keep on living with him.

keep on
-e devam etmek
keep on
sürdürmek

Teklifimle ilgili patronumun yaptığı ağır eleştiriden sonra, burada çalışmayı ne kadar süre sürdürmek istediğimden emin değilim. - After the hatchet job my boss did on my proposal, I'm not sure how long I want to keep on working here.

keep on
çıkarmamak
keep on
(deyim) devam etmek. keep sth. on tutmaya devam etmek. keep on at someone (for/about sth.) [kd] basinin etini yemek ,elestirmek. keep on the right side of someone (kd) birinin gözünde kalmak,üzmemek veya hayal kırıklığına uğratmamak
keep on
çalıştırmaya devam etmek
English - English
keep on

The new boss would like to keep on the present secretary.

to remain in an existing position

    Hyphenation

    to re·main in an existing po·si·tion

    Turkish pronunciation

    tı rimeyn în ın îgzîstîng pızîşın

    Pronunciation

    /tə rēˈmān ən ən əgˈzəstəɴɢ pəˈzəsʜən/ /tə riːˈmeɪn ɪn ən ɪɡˈzɪstɪŋ pəˈzɪʃən/
Favorites