to put in mind; to remind; also used reflexively and impersonally

listen to the pronunciation of to put in mind; to remind; also used reflexively and impersonally
English - Turkish

Definition of to put in mind; to remind; also used reflexively and impersonally in English Turkish dictionary

remember
{f} anmak
remember
hatırlamak

Onun adını hatırlamak çok zordur. - His name is very difficult to remember.

Biraz süt almayı hatırlamak zorundayım. - I have to remember to buy some milk.

remember
selam
remember
{f} hatırda tutmak
remember
hatıra
remember
hatırlama

O olayı hatırlaman için çok yaşlı olmana gerek yok. - You don't have to be very old to remember that event.

O beni hatırlamayabilir ama ben onu hatırlarım. - She may not remember me, but I do remember her.

remember
Remember me toBenden selam söyleyin
remember
aklına gelmek
remember
(Bilgisayar) unutmayın

Lütfen mektubu postalamayı unutmayın. - Please remember to mail the letter.

Yarın yedide beni uyandırmayı unutmayın. - Please remember to wake me up at seven tomorrow.

remember
unutmamak

Bütün yapman gereken, bu üç basit adımı unutmamak. - All you need to do is remember these three very simple steps.

Yarın bu kitabı satın almayı unutmamak zorundayım. - I have to remember to buy this book tomorrow.

remember
-in selamını söylemek
remember
(to ile) -den selam götürerek
remember
(armağan/bahşiş/vb.) vermek
remember
zihin
remember
{f} ihmal etmemek
remember
yad etmek
remember
{f} yâdetmek
remember
(fiil) hatırlamak, anımsamak, hatırda tutmak, anmak, düşünmek, yâdetmek, aklında tutmak, ihmal etmemek
remember
remembrancerhatırlatıcı şey veya kimse
English - English
remember
to put in mind; to remind; also used reflexively and impersonally

    Hyphenation

    to put in mind; to remind; al·so used re·flex·ive·ly and im·per·son·al·ly

    Pronunciation

Favorites