to put in a flurry, confuse, frighten

English - Turkish

Definition of to put in a flurry, confuse, frighten in English Turkish dictionary

Related Terms

flurry

{i} kısa süren hafif bir kar yağışı

flurry

hafif rüzgar

flurry

kısa süren bir heyecan

flurry

sağanak

flurry

coşku

flurry

{f} telaşlan

flurry

(kiminse) kafasını karıştırmak

flurry

heyecan

flurry

ani ve sert rüzgâr/kar/yağmur

flurry

telaş

flurry

geçici hafif kar veya yağmur

flurry

{i} balinaların ölüm mücadelesi

flurry

{i} bora

flurry

telâşa vermek

flurry

{i} ani rüzgâr

flurry

{f} iki ayağını bir pabuca sokmak

flurry

(isim) ani rüzgâr, kısa ve şiddetli yağış, sağanak, telaş, bora, balinaların ölüm mücadelesi, heyecan, herkesi saran ani his

flurry

borsada geçici bir faaliyet

English - English

Definition of to put in a flurry, confuse, frighten in English English dictionary

{v} flurry

Hyphenation

to put in a flurry, confuse, fright·en