Ben onlara düğün günlerinin ne zaman olduğunu sormak istiyorum.
- I want to ask them when their wedding day is.
Öğrenci bir soru sormak için elini kaldırdı.
- The pupil held up his hand to ask a question.
Tom Mary'ye bir soru sormak istedi.
- Tom wanted to ask Mary a question.
Biraz geçmişi araştırma yapıyorum, ve size birkaç soru sormak istiyorum.
- I'm doing some history research and would like to ask you a few questions.
Onlar barış istemek için geldi.
- They came to ask for peace.
Sadece onun yardımını istemek zorundasın.
- You have only to ask for his help.
Tom Mary'ye onunla dışarı çıkmasını rica etmek istedi, ama cesareti yoktu.
- Tom wanted to ask Mary to go out with him, but he didn't have the courage to.
Tom'un beni affetmesini rica etmek için kararımı verdim.
- I've made up my mind to ask Tom to forgive me.
Tom baloya Mary'yi davet etmek istedi.
- Tom wanted to ask Mary to the prom.
Tom bana Mary'yi dansa davet etmek istediğini söyledi.
- Tom told me that he intended to ask Mary to the dance.
O, ona nerede yaşadığını sordu.
- She asked him where he lived.
Tavsiye sormaktan çekinme.
- Don't hesitate to ask for advice.
Tom sadece şansını denedi ve Mary'ye çıkma teklif etmek için aradı.
- Tom just took a chance and called Mary to ask her out.
Tom Mary'ye çıkma teklif etmek istedi.
- Tom wanted to ask Mary out on a date.