to produce lightning

English - Turkish

Definition of to produce lightning in English Turkish dictionary

Related Terms

lightning

{i} şimşek

Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı. - There was thunder and lightning last night.

Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır. - The difference between the right word and almost the right word is the difference between lightning and the lightning bug.

lightning

{i} yıldırım

Yıldırım kuleye isabet etti. - Lightning hit that tower.

Tom, yıldırım tarafından çarpıldı ve öldü. - Tom was struck by lightning and died.

lightning

lightning bug ateşböceği

lightning

ani/çabuk/kısa süren şey

lightning

bir göz atış

lightning

lightning rod yıldırımsavar

lightning

paratonerç lightning glance şimşek çakışı gibi bir bakış

lightning

{s} şimşek gibi

Bir kalp krizi çoğunlukla mavi gökyüzünden gelen bir şimşek gibi gelir. - A heart attack often comes like lightning from a blue sky.

lightning

{s} çok hızlı

lightning

lightning arrester elektrik aletlerini yıldırımdan koruyan aygıt

English - English

Definition of to produce lightning in English English dictionary

lightning

I don't know, Father, but believe me, it has been a horrible night — one that I'll never forget. It thundered and lightninged, and I was very hungry.

Hyphenation

to pro·duce light·ning

Turkish pronunciation

tı prıdus laytnîng

Pronunciation

/tə prəˈdo͞os ˈlītnəɴɢ/ /tə prəˈduːs ˈlaɪtnɪŋ/