Gölette neredeyse hiç su yok.
- There's almost no water left in the pond.
Tom gölete bir taş attı.
- Tom threw a rock into the pond.
Gölde çok sayıda balık var.
- There are a lot of fish in the pond.
Tom gölete bir taş attı.
- Tom threw a stone into the pond.
Bir Japon bahçesi genellikle içinde bir havuza sahiptir.
- A Japanese garden usually has a pond in it.
O, havuza bir taş attı.
- He threw a rock into the pond.