Oyunda sadece bir piyon olan kişi çoğunlukla şirkette büyük konuşur.
- A person who is only a pawn in the game often talks big in company.
O saatini rehin bırakmak zorunda kaldı.
- He had to pawn his watch.
Tom faturalarını ödeyebilmek için gitarını rehin bırakmak zorunda kaldı.
- Tom had to pawn his guitar in order to pay his bills.
Kirayı ödemek için gitarımı rehine koydum.
- I pawned my guitar in order to pay the rent.
Tom faturalarını ödeyebilmek için gitarını rehin bırakmak zorunda kaldı.
- Tom had to pawn his guitar in order to pay his bills.
Tom bir tefecide çalışır.
- Tom works at a pawn shop.