to play the trumpet

listen to the pronunciation of to play the trumpet
English - Turkish

Definition of to play the trumpet in English Turkish dictionary

trumpet
{i} trompet

Ted trompet çalmayı seviyor - Ted likes playing the trumpet.

Trompet çalmak için harcadığın zamanın süresi sana kalmıştır. - The amount of time you spend practicing the trumpet is up to you.

play the trumpet
trompet çalmak
trumpet
borazan çalmak
trumpet
megafon
play the trumpet
trompet çal
trumpet
çığlık
trumpet
{f} borazan çal
trumpet
{i} borazan

Tom'un borazanını kimin çaldığına dair oldukça iyi bir fikri var. - Tom has a pretty good idea who stole his trumpet.

trumpet
bağırış
trumpet
(isim) trompet, boru, fil sesi
trumpet
trumpet creeper borulu hanımeli
trumpet
{f} boru gibi ses çıkarmak
trumpet
{f} boru çalmak
trumpet
{f} ilan etmek
trumpet
a flourish of trumpets boru se
trumpet
{f} trompet çalmak

Trompet çalmak için harcadığın zamanın süresi sana kalmıştır. - The amount of time you spend practicing the trumpet is up to you.

trumpet
{i} fil sesi
trumpet
{f} bağırmak (fil)
trumpet
boru çalarak ilân etmek
trumpet
trumpet call boru sesi ile çağırma
English - English
trumpet
to play the trumpet

    Hyphenation

    to play the trum·pet

    Turkish pronunciation

    tı pley dhi trʌmpıt

    Pronunciation

    /tə ˈplā ᴛʜē ˈtrəmpət/ /tə ˈpleɪ ðiː ˈtrʌmpət/
Favorites