Biri diğerinden çok daha canlı olduğundan, orijinal ve kopya kolayca ayırt edilirler.
- The original and the copy are easily distinguished since the one is much more vivid than the other.
Nihayi ürünün bir kopyasını göndermek şartıyla bizim yazılımı dahil etmeniz için iznimiz var.
- You have our permission to include our software on condition that you send us a copy of the final product.
Tom ödevimi kopyalamak istedi.
- Tom wanted to copy my homework.
Çalışmamı kopyalamana izin vermem doğru olmazdı.
- It wouldn't be right that I'd let you copy my work.
Kopya çekmektense başarısız olmayı tercih ederim.
- I would rather fail than copy.
Bu programı bilgisayarınıza kopyalayın.
- Copy this program on your computer.
Bunu benim için kopyalar mısın?
- Can you copy this for me?
First copy the files, and then paste them in another directory.