to pay attention to; to commit oneself to; to give thought and care to

listen to the pronunciation of to pay attention to; to commit oneself to; to give thought and care to
English - Turkish

Definition of to pay attention to; to commit oneself to; to give thought and care to in English Turkish dictionary

attend
katılmak

Tom konferansa katılmak için Boston'a gitti. - Tom went to Boston to attend a conference.

Neden Japonya'ya gideceksin? Tokyo'da bir konferansa katılmak için. - Why are you going to Japan? To attend a conference in Tokyo.

attend
hazır bulunmak
attend
{f} dikkatini vermek
attend
{f} hizmet etmek
attend
{f} dinlemek
attend
refakat

Ona refakat edecek tek hizmetçisi vardı. - He has only one servant to attend on him.

attend
ilgilenmek
attend
bulunmak
attend
beklemek on ile hazır bulunmak
attend
laf dinlemek
attend
refakat etmek
attend
üzerine almak
attend
meşgul

Boş olsan da meşgul olsan da törene katılmak zorunda kalacaksın. - You'll have to attend the ceremony whether you are free or busy.

Meşgul olmam gereken işlerim var. - I have things to attend to.

attend
{f} bakmak; tedavi etmek; hizmet etmek
attend
(fiil) dikkatini vermek, kulak vermek, dinlemek, katılmak, devam etmek; hazır bulunmak; bakmak, hizmet etmek, eşlik etmek, beraberinde getirmek
English - English
attend
to pay attention to; to commit oneself to; to give thought and care to

    Hyphenation

    to pay at·ten·tion to; to com·mit one·self to; to give thought and care to

    Pronunciation

Favorites