English - Turkish
Definition of to order, command, control in English Turkish dictionary
- dictate
- dikte etmek
- dictate
- emretme
- dictate
- ihtar
- dictate
- dikta
- dictate
- {f} dikte et
O, birkaç mektubu sekreterine dikte etti.
-He dictated several letters to his secretary.
Bana, kurallarını dikte etme.
-Don't dictate your rules on me.
- dictate
- yazdırmak
- dictate
- şöyle
- dictate
- {f} gerektirmek
- dictate
- {i} emir
- dictate
- {i} dikte
Bana, kurallarını dikte etme.
-Don't dictate your rules on me.
O, birkaç mektubu sekreterine dikte etti.
-He dictated several letters to his secretary.
- dictate
- {f} etkilemek
- dictate
- {f} belirlemek
- dictate
- (fiil) dikte etmek, söyleyerek yazdırmak; zorla kabul ettirmek, emretmek, etkilemek; belirlemek
- dictate
- dictates of conscience vicdanın emri
- dictate
- {i} prensip
- dictate
- uyulması gereken söz
Related Terms
English - English
Definition of to order, command, control in English English dictionary
- dictate
to order, command, control
Hyphenation
to order, command, con·trolPronunciation
Resimler
History
Favorites