Tom Mary'ye bir özür borçludur.
- Tom owes Mary an apology.
Onun konuşması Hükümetin politikalarıyla ilgili etkili bir özürdü.
- His speech was an effective apology for the Government's policies.
Tom'un özür dilemesini istemiyorum.
- I don't want Tom's apology.
Özür dilemek istiyorum.
- I wish to say a word of apology.