to offend against, to wrong (someone)

English - Turkish

Definition of to offend against, to wrong (someone) in English Turkish dictionary

Related Terms

trespass

araziye tecavüz

trespass

{f} izinsiz gir

İzinsiz giren kimseler vurulacaktır. - Trespassers will be shot.

Özel mülkiyete izinsiz giriyorsunuz. - You are trespassing on private property.

trespass

(başkasının arazisine) izinsiz girmek

trespass

kanuna karşı gelme

trespass

günah işlemek

trespass

günah

trespass

Geçilmez

trespass

{f} on/upon -i kötüye kullanmak, -i istismar etmek: trespass on s.o.'s trespass on s.o.'s time birinin zamanını almak

trespass

{i} yasayı çiğneme

trespass

{i} girme

Mülkiyetime izinsiz girmeye nasıl cesaret edersin! - How dare you trespass on my property!

trespass

{f} (on/upon) (başkasının arazisine) izinsiz girmek, tecavüz etmek

trespass

{f} tecâvüz etmek (hak)

trespass

başkasının hakkına tecavüz

trespass

{f} suç işlemek

trespass

ihla1 etmek

trespass

tresp günah

trespass

hududu geçmek

trespass

(isim) girme, izinsiz girme, günah, yasayı çiğneme, tecâvüz (hakka)

trespass

{i} tecâvüz (hakka)

English - English

Definition of to offend against, to wrong (someone) in English English dictionary

trespass

And forgeve us oure trespases, even as we forgeve them which trespas us.

Hyphenation

to of·fend against, to wrong (someone)