to move or fly (out of place); to shoot; often with out, off, etc

listen to the pronunciation of to move or fly (out of place); to shoot; often with out, off, etc
English - Turkish

Definition of to move or fly (out of place); to shoot; often with out, off, etc in English Turkish dictionary

slip
kaymak
slip
kötüye gitmek (durum)
slip
ufak yanlış
slip
sürçme

Bu bir dil sürçmesiydi. - It was a slip of the tongue.

Bu bir tür dil sürçmesi olmalı. - This must have been some kind of Freudian slip.

slip
(gizlice) sıvışmak
slip
kayış
slip
{f} kay

O kaydı ve neredeyse düşecekti. - He slipped and nearly fell.

Geçen kış Tom buzda kaydı ve kalçasını kırdı. - Tom slipped on ice and broke his hip last winter.

slip
düşmek (değer)
slip
(Tekstil) kombinezon
slip
kötüye gitmek
slip
yas
slip
{f} kaybetmek
slip
süzülmek
slip
{i} kayma, kayış
slip
sıvışmak
slip
{f} serbest bırakmak
slip
gemi kızağı
slip
{f} sıyırmak
English - English
slip
to move or fly (out of place); to shoot; often with out, off, etc
Favorites