English - Turkish
Definition of to meet with violence or shock; to clash; to jostle in English Turkish dictionary
- hurtle
- uçmak
- hurtle
- hızla düşmek
- hurtle
- hızla atmak
- hurtle
- hızla atılmak
- hurtle
- son sürat gitmek
- hurtle
- fırlamak
- hurtle
- hızla hareket etmek
- hurtle
- fırla
Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.
-The boomerang hurtled whistling through the air.
- hurtle
- {f} savurmak
- hurtle
- {f} kuvvetle/hızla fırlatmak/atmak/uçurmak
- hurtle
- {f} fırlatmak
- hurtle
- {f} çarpmak
- hurtle
- {f} hızla düşmek/yuvarlanmak
- hurtle
- {f} ses yapmak
- hurtle
- hızla atılmak veya fırlamak
Related Terms
English - English
Definition of to meet with violence or shock; to clash; to jostle in English English dictionary
- hurtle
to meet with violence or shock; to clash; to jostle
Hyphenation
to meet with vi·o·lence or shock; to clash; to jos·tlePronunciation
Resimler
Favorites