to make uneasy, afflict, torment, hurt

listen to the pronunciation of to make uneasy, afflict, torment, hurt
English - Turkish

Definition of to make uneasy, afflict, torment, hurt in English Turkish dictionary

pain
{i} sancı

Eğer doğum sancıları insanların dediği kadar acı verseydi, herkesin sadece bir çocuğu olurdu. - If labor pains would hurt so much as people say, everyone would only have one child!

Çıplak gözle zor görülebilecek bir tahta kıymığı, Tom'un parmağında çok sancılı bir enfeksiyona neden oldu. - A splinter of wood, barely visible to the naked eye, caused a very painful infection in one of Tom's fingers.

pain
ıstırap
pain
{i} acı

Bu acıya dayanamıyorum. - I can't stand this pain.

Bu acıya dayanamıyorum. - I cannot bear this pain.

pain
ağrı

Midemde ara sıra olan ağrılar var. - I have occasional pains in the stomach.

Sırtımda kötü bir ağrım var. - I have a bad pain in my back.

pain
{i} ceza

Cézanne doğanın yeni bir biçimde nasıl resmedileceğini biliyordu. - Cézanne knew how to paint nature in a new way.

pain
veca
pain
batar
pain
{i} emek

Emeksiz kazanç olmaz. - No gains without pains.

pain
i ağrı
pain
kalbini kırmak
pain
kırmak
pain
sel
pain
incitmek
pain
karamsar
pain
{i} dert, keder
pain
sıkıntı/acı
English - English
{v} pain
to make uneasy, afflict, torment, hurt
Favorites